Halîl Paşayê Reşwanî ‘nin Başı Kesilerek İstanbul’a Gönderildi.
Halîl Paşayê Reşwanî ‘nin Başı Kesilerek İstanbul’a Gönderildi.
Aso Zagrosi
Türk tarihçilerinin Kürdlere ilişkin yazdıklarına baktığım zaman Türk devletinin ve Osmanlı dönemine dair var olan arşiv kaynaklara hiç bir şekilde güvenilmemesi gerektiğini düşünüyorum.. Türkler yüzyıldan beri Osmanlı arşivleri üzerine çalışıyorlar.. Bu yüzyıl boyunca tek bir amaçları vardı: KÜRDLERİ TÜRK OLARAK GÖSTERMEKTİ!!!
Türk devleti geçen yüzyıl boyunca Kürdlere karşı fiziki jenosid uyguladı.. Biz sadece bu boyut üzerine durduk.. Diğer bir jenosid ise Kürd ve Kürdistan tarihine ilişkindi.
Tüm Osmanlı imparatorluğu süreci boyunca milyonlarca Kürd Türkleştirildi. Fakat, Osmanlı arşivlerinde bu Türkleşen Kürdlere dair Kürd olduklarına dair belgeler vardı.. Bu belgelerin Türk ırkçıları tarafından büyük oranda yok edildiğini düşünüyorum. Herkese Türk olduklarına dair belge veren Halaçoğlulardan başka ne beklene bilinir ki? Ayrıca Türk ırkçıları Kürdleri ve Kürd aşiretlerinin Türk olduğuna dair bir dizi sahte belge oluşturduklarını da göz önünde bulundurmak gerekiyor.
Türk arşivlerinde Kürdlere dair her belge üzerine çok titiz bir şekilde çalışmak lazım. Eğer imkan varsa mutlaka yabancı kaynakların o süreçe yada soz konusu olay üzerine yazdıklarına bakmak lazım.. Örneğin Şêx Ubeydullah Nehrî üzerine yaptığım araştırmada Osmanlı kaynakları bir Şêx Ubeydullah Nehrî, Fars ve Avrupa kaynaklarında ise başka bir Şêx Ubeydullah Nehrî karşımıza çıkıyor.
Son yıllarda Türk ırkçıları bir çok Kürd aşireti için olduğu gibi Reşwani Kürd aşiretinin “Türkmenliği” üzerine bir hayli yazıyorlar.. Reşwanilerin tarihi çok eski , Şerefxan ve Şerefxan öncesine dair bu aşiretin Kürdlüğü üzerine bir hayli belge var..
Son yıllarda Suriye ve Batı Kürdistan’a dair tartışmalarda ister istemez Rakka ve Reşwaniler ilişkisi gündeme geliyor. Osmanlı tarihini ve arşivlerini çok yakından bilen tarihçi Hammer 1839’da yayınlanan Osmanlı İmparatorluğu adlı eserinin 13.cildinde Halîl Paşayê Reşwanî’nin direnişi üzerine duruyor.
Hammer Osmanlı devleti Ruslara karşı savaşta “Reşwanlı Kürd güçlerine” güveniyordu. Fakat Halîl Paşayê Reşwanî “ savaşa katılmayı red ederek Kürdistan’ın ulaşılmaz dağlarına çekilerek direnişe geçti” diyor. Halîl Paşayê Reşwanî o dönem Maraş Miremiran’ıydı. Halîl Paşayê Reşwanî Topal Yusuf Paşa tarafından yenilerek tutsak alınıyor ve başı kesilerek İstanbul’a gönderiliyor.(Haziran 1711 tarihinde)(age, sayfa 232)
Halîl Paşayê Reşwanî ‘nin öldürülmesinden sonra oğlu Rakka şehrine yönetici olarak atanıyor. 1714 yılında Nasuh’un isyanı başlıyor. Rakka yöneticisi Halîl Paşayê Reşwanî ‘nin oğlu “15 bin Reşwani Kürdüyle birlikte Nasuh’a karşı savaşa katılıyor”(age sayfa 233)
Yani kısacası Halîl Paşayê Reşwanî ‘nin Başı Kesilerek İstanbul’a Gönderildi.