Kürd Meselesine ilişkin Sovyetler Birliği Dışişler Bakanlığının Kararı..(30)
Kürd Meselesine ilişkin Sovyetler Birliği Dışişler Bakanlığının Kararı..(30)
Aris Arda
Bazı Kürd örgütlerinin liderleri, kurtuluş mücadelesini sürdürmek amacıyla bir çok defa Sovyetler Birliğinin temsilcileriyle ilişkiye geçtiler…
İlk adım 1922’ye dayanıyor.. O dönem, Erzurum Komitesi(Xoybûn)(Her ne kadar burada Erzurum Komitesinden Xoybun olarak söz ediliyorsa da doğru değildir. Xoybun 1927 yılında kuruldu.. Erzurum Komitesi AZADİ Partisidir- Aso Zagrosi) Bağımsız bir Kürdistan kurmak amacıyla Sovyetler Birliğinin yardımını alma kararını aldı..
Bu amaçla Komite’nin Başkanı Cibranli Xalid Bey ve Kürd Komitesi (İstanbul) adına Yusuf Ziya Bey Ankara’da bizim Büyük Elçiliğimizi ziyaret ediyorlar..
Bizim temsilcimizin bir tavır tespit etmek amacıyla yapmış olduğu isteme cevaben Dışişler Halk Komiserliğinin Komisyonu 8 Mart 1923 tarihinde şu kararı aldı:
“Ne Türklere karşı Kürd bölücülerini destekleyin ve nede Kürdlere karşı Türk emperyalizmini destekleyin.. Britanya’ya karşı Kürdlerin mücadelesini destekleyin”…
Bizim ile ilişki kurmadaki başarısızlıklarına rağmen, Kürdlerin Komitesi Sovyetler Birliği yandaşlığına dair siyasetine devam etti. Kürd Komitesi Temsicileri olan Kemal Fevzi Beyi şifreli bir mektupla bizim Tebriz’deki Konsolosumuz olan yoldaş Dubson’a göndermişti.
Kemal Fevzi Bey, Sovyetler Birliğinin Kürd Meslesine ilişkin düşüncelerine rağmen, Sovyetler Birliğinden İran’ın Kuzey’inde Kürd hareketine önderlik eden Şikaklı İsmail Ağa ile ilişki kurmasını ve Simko’nun çalışmalarına istediği gibi önderlik edebilmesi için Kürd Komitesine yol vermesini talep ediyor..
Tüm bu istemlere rağmen biz Kürdlerle artık ilişkileri sürdürmeye ve görüşmelere hazır değildik.. Gerçi kendilerinin bildirdiğine göre Kürd Komitesi ve Kürd halkı Sovyetler Birliğinin taraftarlığına devam ediyorlar..
1923 yılının başlarında Tebriz’deki Konsolosluğumuza Şeyh Mahmud’un bir mektubu ulaşıyor.. Mektubunda Şeyh Mahmud Sovyetler Birliğinin yardımını, desteğini ve himayesini istiyor.
Türkiye Kürdistan’ındaki olaylardan sonra:
Kürd örgütlerinin dağıtılmasından ve liderlerinin uzaklaştırılmasından sonra, Kürd siyasilerinin bizim ile ilişki kurma imkanları ortadan kalktı.. Ayrıca Kürdlerin bizden uzaklaşmaları ve soğumaları için bazı şeylerde sebep oldu.. Biz yalnızca onların mücadelelerini desteklememekle kalmadık, bizim basınımızda da onların mücadelesi yer almadı. 1926’da isyancı Kürdler bir çok defa gönderlikleri mektup ve kuriyeleriyle bizim ile ilişki kurmak için çabaladılar. Örneğin: 1928 yılında gizli bizim Mako’daki Konsolosluğumuza bir mektup göndermişlerdi… Mektubun içeriği şöyle:
“ Ararat Devleti tarafından ve benim imzamı taşıyan 24 sayılı bir mektubu size göndermiştim, cevabı alamadık.. Ayrıca gönderdiğimiz kuriyemizde aynı gün tutuklanıyor ve şimdi Mako hapishanesindedir.. Siyasi koşulları analiz ettikten sonra bizim için şu gerçeklik ortaya çıkmaktadır: Sovyetler Birliğinin yardımı ve dayanışması olmaksızın Kürd halkı Ulusal Kurtuluş Mücadelesinde başarılı olmaz..”(Belgede isim yok, büyük olasılıkla İhsan Nuri Paşa bu mektubu göndermiş-Aso Zagrosi)
Kürdlerin Sovyetler Birliğinin sınırları dışında bizim ile ilişki kurma çabaları başarılı olmayınca, onlar bizim ile görüşmek için Sovyetler Birliğinin sınırlarını illegal bir şekilde geçerek geldiler.
Sovyetler Birliği Ordusunun 1941 yılında İran’a girmesiyle birlikte Kürdlerin bizim konsulosluk yetkililerimizle ve Kızıl Ordu birlikleriyle ilişki kurma imkanları oldu..
Sovyetler Birliği Dışişler Bakanlığının Ortadoğu Masasının yazışmalarından çeviren Yoldaş Sechov
Sovyetler Birliği Komunist Partisi(Bolşevik) Merkez Komitesi Sekreteryası
22.12.1946
3008 Numaralı Belge
Çeviren Aris Arda