Kürd Kadını Benazir Butto’nun Ölümü Üzerine
Aso Zagrosi
27 Aralık’tan bu yana tüm dünya basın ve yayın organlarının yoğunlaştığı konu: Benazir Butto’nun ölümü.…Benazir Butto’nun bir terör saldırısı neticesinden yaşamını yitirmesiyle birlikte, tüm dünyanın ileri gelen politikacıları, stratejik araştırma merkezleri, basın ve yayın organları “İslam”, “demokrasi”, “El Qaide”, “terör” “derin devlet”, “Pakistan Seçimleri”, “İç savaş” , “İslam ve Kadın” gibi bir dizi konuda konuşuyor, yazıp-çiziyorlar… Pakistan halkı “bir demokrasi devini”, Ortaçağ karanlığını temsil eden “Siyasi İslamcılarla”, “Militarist Müşerref” yönetiminin kıskacından kurtarmaya çalışan “Güneşini” kaybetti.. “Doğu Kızı” Benazir, “Cami-Kışla” çarkı arasına sıkışmış bir topluma yeni umutların yolunu açmaya çalıştığı bir ortamda intihar saldırısına hedef oldu ve yaşamını yitirdi.. Tüm dünya basının gözden kaçırdığı bir gerçek var….
Sadece Pakistan halkı özgürlük ve demokrasi sevdalısı, kültürlü ve birikimli bir liderini yitirmedi, Kürd halkıda yıllarca “Kürdün Çilesini” kalbinin derinliklerinden yaşıyan bir evladını yitirdi… Brûsk Reşvan “Rojek bi Benazir Buttoya Keça Kurd re” adlı makalesinde 2002 yılının mayıs ayında bir HADEP delegasyonuyla beraber katıldığı Fas’ın Kazablanka şehrinde yapılan Sosyalist Enternasyonal’ın Kongresinden söz ediyor.. Benazir Butto’da partisi adına Konre’de hazır bulunuyor.. Brûsk Reşvan’ın anlatımına göre çevresi basın ve yayin kuruluşlarının temsilcileri tarafından kuşatılan Benazir Butto, “Kürd delegesyonunu arıyordu”….Sözü Reşvan’a bırakalım: “Benazir Butto bize yaklaşarak: Kürd delegasyonu siz misınız?Sayın Bozlak ‘evet’ dedi..Butto: ‘Bende sizi arıyordum.. Eğer zamanınız varsa biraz oturup söhbet edelim’ dedi…Bizde ‘ Baş üstüne bizde sizinle tanışmakla mutluluk duyarız” dedik..Sonra Benazir Butto ile olan söhbetimiz derinleşti… Butto, daha önce ifade ettiğim gibi bende Kürdüm… Annem İran Kürdlerindendir, Kirmanşah şehrinden geliyor.. Benim annem çok başarılı ve akılı bir kadındı… Ben her şeyimi annemden almışım.. Benim kalbim Kürd milleti ile beraberdir. Ben çoktan beri sizin mücadelenizi takip ediyorum… Ben sizin yakın bir zamanda özgürlüğünüze kavuşacağıza gönülden inanıyorum” dedi… Biz onun güzel sözlerinden dolayı mutlu olduk ve kendisine ‘mademki siz Kürdsünüz, neden Kürdlüğünüzü açık bir şekilde deklere etmiyorsunuz? Böyle bir şey davamız için büyük bir moral gücü ve mücadelemize büyük bir güç katacaktır.. Butto, çok hüzünlendi ve dedi: ‘ Ben de çok istiyorum, ama yapamıyorum… Siz de benim hangi durumda olduğumu biliyorsunuz… Babam öldürüldü, eşim hapiste ve bende sürgünde yaşıyorum… Ayrıca her şeyden önemlisi Pakistan ve Türkiye çok yakın dostlar.. Eğer ben açık bir şekilde Kürdlüğümü deklere edersem, bunu bana karşı kullanırlar… Bunun ne bana ne de size bir yararı olmaz… Fakat, bilmelisınız ki gönlüm her zaman sizinledir” diyor.. Evet, Benazir Butto’nun Sosyalist İnternasyonal’ın Kongresinde Kürd delegasyonunu ararken, aslında aradığı kendi Kürd kimliğiydi…. Butto “Kürd kimliğini” gizlerken, “en önemlisi” diye “Türklerin” altını çiziyor.. Bugün Türk cellatları Kürd halkına karşı kıyım yaparken, Kürdistan dağlarına ve köylerine binlerce ton bomba atarken, Benazir’in kendi “Kürd kimliğini” onlardan dolayı gizlemesinin büyük bir anlamı var… Geçen yüzyılın altmışlı yıllarında Mısır’da kurulan “Kürd Radyosu”nu dahi diplomatik bir skandal haline getiren, diyasporada kurulan tüm Kürd kültürel kuruluşlarını yoketmek için ömür tüketen TC’ye karşı, Benazir’in söylediklerinin bir anlamı var… Türkiye’de bir ömür boyu Kürdlüğünü gizleyen ve son nefesini vermeden “Bende Kürdüm” diye asırlık “Kürdlük Çilelerini” deşifre eden Cemal Sureya örnekleri az değil… Türkler bugün “sınır ötesi operasyondan” sözederken, aslında Kürdlere karşı “Türk vahşeti” ne insani bir sınır, ne de coğrafi bir sınır bırakmıştır… Yeniden sevgili Kürd kızı Banazir’e dönelim…. Benazir, daha sonra yaptığı bir dizi açıklama ile kendi “Kürd kimliği” üzerindeki perdeyi ortadan kaldırdı..Benazir Butto, 2006 yılının Mayıs ayında Güney Kürdistan çıkan haftalık “Aso Gazetesine” verdiği demeçte: “ annesinin Kürdlüğü ile gurur duyduğunu, eğer Kürdistan Hükümeti onu Kürdistan’a davet ederse bundan gurur duyacağını” söylemişti… Aslında Benazir Butto’nun kendi “Kürd kimliğine “ açık bir şekilde ve pratikte sahip çıkması , 2007 yılının Haziran ayında Cenevre’de yapılan Sosyalist İnternasyonal’ın Kongre’sinde oldu…
Bu Kongre’ye Irak Cumhurbaşkanı Mam Celal ve Kürdistan Başkanı Kek Mesud Barzani’de davet edilmişti… Bilindiği gibi Kürd düşmanı, Kemalist ve Neo-Faşist CHP lideri Deniz Baykal’da bu toplantıda hazır bulunuyordu… O günlerde Deniz Baykal tüm gücüyle hem Güney ve hemde Kuzey Kürdlerine karşı kin ve nefret kusuyordu… Deniz Baykal tam Sosyalist İnternasyonal’ın kürsüsüne çıkıp konuşacağı sırada Benazir Butto’da Mam Celal ve Kek Mesud ile birlikte salonu terketti.. Bu Kürd 3.lüsünün salonu terketmesi bir anlamda Sosyalist İnternasyonal’ın kapısının CHP gibi Neo-Faşist ve anti Kürd bir partinin yüzüne kapanması olayıydı… Benazir Butto bir çok defa Özgür Kürdistanı ziyaret edeceğini söylemişti…. Sosyalist İnternasyonal toplantısnda Mam Celal ve Kek Mesud’da söylemişti… Sayın Şefik Öncü son makelesinde haklı olarak “XEWNA BENAZÎRÊ NÎVCO MA” diyor Ama, Benazir’in ömrü yetmedi, hain kurşunlara hedef oldu.. .. Nasıl ki, Mesture Kurdistan bin sekiz yüzlerin ortalarında “İlk Müslüman kadın tarihçi” olarak “Ardelan Tarihini” yazdıysa Benazir ise , tüm islam dünyasında “ilk Başbakan kadın” olarak tarihe geçti… Benazir’in Atom silahına sahip Pakistan’da ikidara gelme şansının büyük olduğu bir ortamda, Kürd halkı ünlü kızını ve büyük bir desteği kaybetti…
Herkesin Benazir’in ölümü altında “El Qaide”, “Müşeref”, ve hatta “Amerika’nın” parmağını aradığı bir ortamda, neden “Türkiye’nin parmağı” aranmasın? “Kürd”, “Kürd kimliği” ve “Kürd Milletini” tarih sahnesinde kaldırmak ve yoketmek için tüm gücünü ve imkanlarını seferber eden Türkiye, “Kürdlüğü ile gurur duyan” Benazir’e karşı yapılan komploda neden olmasın? Kürd halkının başı sağolsun Not: Benazir Butto’nun annesi “Begûm Nusret Butto” hakkında bilgi sahibi olmak istiyen arkadaşlar bu konuya ilişkin değerli araştırmacı Rohat Alakom’un makelesine baş vurabilirler…
27.12.2007