Ortadoğu’nun İlk Feminist Erkeği: Kürd Qasim Emin(2-Son)
Qasim Emin’inin babası Muhamed Emin Xan’ın Suleymaniyeli Kürd aristokrat bir aileden geldiğini yazan kaynaklardan vardır. (http://www.paperbackswap.com/Qasim-Amin/author/) Ayrıca Les cles du Moyen Orient adlı site’de yayınlanan Qasim Amin un Penseur Feminist? adlı makalede babasının Kürd asılı bir vali olduğu söyleniyor. Kürd tarihçilerinden Baba Merdoxi ve Mir Basri daha önceleri Qasim Emin’in Kürdlüğünü gündeme getirmiş ve üzerine durmuşlardı. Mîr Basrî Navdaranî Kurd adlı eserinde Qasim Emin’de dair yazdığı biyografi de “ Qasim Emin’in babası Muhammed Emin bir Kürd Mir’inin öğluydu ve İstanbul’da rehine olarak tutuluyordu. Mısır Hıdivi İsmail Paşa döneminde Mısır’a gidiyor ve Mısır ordusunda Miralay görevine kadar yükseliyor. Ahmed Bey Xetab’ın kızı ile evleniyor ve bu kadından büyük oğlu Qasim Emin 1863 yılında dünyaya geliyor” diyor.( Mîr Basrî, Nawdaranî Kurd, Silêmanî-2002, sayfa 91) Muhammed Emin Bey bir dönem Osmanlı devletinin bir yetkilisi olarak Şarezor ve Suleymaniye bölgesinde de görevli olarak bulunuyor.Babasının Osmanlılar döneminde Kürdistan’da yönetici olmasından dolayı “Osmanlı” diye onu kayıt altına alanlarda var.
Kürd çevreleri Qasim Emin gibi eserleri dünyanın belli başlı dillerine çevrilen bir düşünce adamı hakkında tek bir makale yazmış değildir. Hatta Vikipedia’da Kurmanci ve Dimili de bir dizi fuzuli konuda çeviri ve tanıtma yazıları varken, Qasim Emin Vikipedia’da bir dizi dil de tanıtılırken, bir tek satır dahi yazmış değildir .. Acı ama gerçek.
Qasim Emin 1863 yılında İskenderiye’de dünyaya geldi. Ailesi Mısır’ın başkenti Kahire’ye taşınıyor, Qasim Emin elit ve aristokrat ailelerinin çocuklarının okuduğu bir okul da ilk eğitimine başlıyor. Qasim Emin ilk önce Mısır’da ve daha sonra Fransa’ya giderek Montpellier Üniversitesinde 4 yıl hukuk eğitimini alıyor. O Fransa’da okuduğu zaman Rönesans ve Reform hareketleri ve aydınlanma dönemi aydınlarının eserleriyle tanışıyor. Darwin ve Spencer’in düşüncelerinden geniş çaplı etkileniyor.
İslam dinini içten reforme etmek isteyen Kürd Şeyh Muhammed Ebdo ile yakın ilişkileri vardı. Bazı kaynaklar Qasim Emin’in Kahire’de Kürd Şeyh Muhammed Ebdo’dan ders aldığı ve öğrencisi olduğu yönünde bilgiler veriyor. Qasim Emin, Paris’te Kürd Şeyh Muhammed Ebdo ve Cemaleddin Afgani ile görüşüyorlar. Qasim Emin, Şeyh Muhammed Ebdo ve Cemaleddin Afgani ile birlikte Al-Ôrwa Al-Wothqa. adlı oluşuma gidiyorlar. Bilindiği gibi Cemaleddin Afgani’nin Nehri Şeyhleriyle sıkı ilişkileri vardı.
Kürd Şeyh Muhammed Ebdo din ile bilimi uzlaştırmaya çalışırken, öğrencisi Qasim Emin daha çok bilime öncellik veriyordu.
Qasim Emin’i hem İslam dünyasında ve hem de Batı Avrupa’da tartıştıran 1899 yılında Kahire’de yayınladığı “Kadınların Kurtuluşu” ve 1901’de yayınladığı “Yeni Kadın” adlı eserleridir.
Qasim Emin’in kadın haklarının avukatı ve bir çok çevrenin söylemiyle “Feminist bir yazar” olarak ortaya çıkması İslam ve Arap dünyasında bir dizi çevrenin reaksiyonuna neden oldu. O dönem Mısır’da din çevreleri, üst ve orta tabaka temsilcileri tarafından Qasim Emin’e ve eserlerine karşı bir çok kitap ve makale yayınlanıyor.
Qasim Emin ne diyordu ki bir dizi çevre kendisine karşı harekete geçiyordu?
Qasim Emin kadınlara dair: “Bir kadını nasıl tanımlayabiliriz? Kadın da erkek gibi insani bir varlıktır. Bedeni, fonksiyonları, duyguları ve düşünme kapasitesi erkeklerle aynıdır. Kadınlar, insani olan tüm temel özelliklerine sahiptirler. Kadınla erkeği ayıran tek şey cinsiyetleridir” diyor.
Qasim Emin’in kadınlara ilişkin bu tutumu o dönem büyük tepkilere neden olmuştu. Qasim Emin o dönem kadın için “ en azından ilk okul eğitimini” öneriyor.
Qasim Emin o dönem kadınların peçelenme/örtünme olayına da karşı çıkıyor ve şöyle yazıyor: “Biz kadınlarımız örtünmesi konusunda çok ileri gittik ve onlara örtünmeden erkeklere görünmelerini yasakladık. Böylelikle onları sahip olduğumuz bir maddeye yada metaya dönüştürdük”
Qasim Emin o dönem çokeşliliğe tavır alıyor, kadınların çocukların yetiştirilmesi için gereken eğitime ve kapasiteye sahip olmalarının yolunu açmak gerektiğini düşünüyor. Ayrıca kadınlar yalnız başlarına kaldıkları zaman ailelerine yük olmaları için çalışma imkanlarına sahip olmaları gerektiğini savunuyordu.
Qasim Emin 1908 yılında vefat etti, fakat kadınlara ve kadın haklarına ilişkin geliştirdiği tezler hala tartışılıyor. Tartışılmaması için hiç bir neden de yok. Hala bir çok ülke de kadınların çalışması, sokaklara çıkması ve eğitim görmesi yasak. Bugün sokaklara çıktığımız zaman her gün artarak devam eden örtünen kadınların sayısına baktığımızda Qasim Emin’in ne kadar haklı olduğunu görüyoruz. Hala düşünceleri aktüel olan Mısır Kürdlerinden Qasim Emin’i bu makale ile yad etmek istedim.
20.11.2016
Aso Zagrosi