Beluçiler de mi Kürd?
Beluçilerin Kürdlüğü Üzerine
Aso Zagrosi
Bugün yazacağım küçük makaleye kışkırtıcı/sinirlendirici bir başlık olan „Beluçiler de Kürd“ başlığını koyuyorum.
Biliyorum bu başlık bir çok Kürdün hoşuna gitmeyecek.
Başlığı gören bir çokları „Aso dünyayı Kürdleştirecek!!“ diye tepki gösterirler.
Zazaların, Êzîdîlerin, Kurmançların, Soranların, Goranların Kürd olup olmadığı, hatta Kürdler diye milletin var olup olmadığı çeşitli çevrelerce empoze edildiği bir ortamda “Belucilerin Kürdlüğünü” gündeme getirmek pek akıllıca bir şey değil.
Yüzyıllarca Kürd olduklarından, millet olarak tarih sahnesinde silinmek amacıyla soykırımlara uğrayan Kürdlerin, lehçelerinden, mezhep ve dinlerinden farklı milletleri çıkarmanın moda olduğu bir dönemde Belucilerin Kürdlüğünü gündeme getirmek bir çok çevreyi rahatsız edecektir.
Ben de bugün kaleme alacağım bu kısa makale de biraz daha sinirlere dokunmaya çalışacağım.
Aslında çok acı ve trajik bir durum. Onlarca yıldan beri Kürd tarihi ile ilgileniyorum, Kürd tarihine ilişkin bulduğum her şeyi okumama rağmen yeni verileri gördüğüm zaman Kürd tarihine ilişkin ne kadar az şey bildiğimi ve nasıl bir cehaleti yaşadığımı fark ediyorum.
Bir de okulda kendi tarihini ve dilini öğrenmeyen, çocuk yaşlarında sömürgecilerin tarihini kendi tarihi olarak öğrenen Kürdleri düşündüğümde felaketin boyutları daha da derinleşiyor.
Fazla lafı dolandırmadan konumuza gelelim..
Şerefxan Bitlisi’nin Şerefname’si Kürd ve Kürdistan tarih çalışmaları açısında sahip olduğu önemli yeri tartışmaya gerek yok. Şerefxan sayesinde tarihimizin belli bir dönemi hakkında önemli tarihsel bilgilere sahibiz.
Mela Mahmudê Beyazîdî, Kürdistan Tarihini Şerefxan’ın Şerefname’yi bitirdiği(1597) tarihten bin sekizyüz yıllarının sonlarına kadar kesimini yazmış ve A. Jaba’ya teslim etmişti.. Fakat ne yazık ki Mela Mahmudê Beyazîdî ‘nin “Kürdistan Tarihi” adlı eserinin önsözünün dışında elimizden bir şey yok. Eğer bu kitap bulunsa Kürd tarihi araştırmaları konusunda bir devrim olacak ….Yani söz konusu olan Kürdistan tarihinin 400 yıllık bölümüdür. (20. Ve 21. Yüzyıl Kürdistan tarihçileri konumuz olmadığından dolayı geçiyorum)
Türk, Arap ve Fars sömürgecilerinin Kürd ve Kürdistan tarihine karşı giriştikleri vandalizme rağmen her gün yeni kaynaklar ortaya çıkıyor.
Bu kaynaklardan biri de “KURDGAL NAMEK”tir.*
Kurdgalname, Kürd tarihi için Şerefxan Bitlisi’nin Şerefnamesi kadar değerli ve paha biçilmez bir eserdir.
Kurdgalname’yi Kürdler ortaya çıkarmadı. Kürd tarihçilerinin bu konuda hiç bir rolleri yok.
Bundan dolayı eğer bazı arkadaşlar “Aso dünyayı Kürdleştirecek!!!!” gibi iddialarda bulunurlarsa benim hiç bir katkım yok..
Kurdgalname’yi bulup ortaya çıkaranlar Beluci aydınlarıdır.
Beluçi aydınları Kurdgalname’yi Kürd ve Beluçi tarihi için bulunmaz “bir hazine” olarak görüyorlar.
Kurdgalname 1659/1660 yıllarında Axwend Mehemed Salih Zengene Beluç tarafından kaleme alınmıştır.
Axwend Mehemed Salih Zengene Beluç , Kurdgalname’de Beluçilerin Kürd asılı olduğunu olduğunu Medler, Haşemitler, Yünanlar, Eşkaniler, Sasaniler, Hintliler ve İslami döneme dair Beluçi Kürdlerin üzerine duruyor ve çok değerli bilgiler veriyor. “Beluçi Kürdleri” tabiri bana değil, yazara aittir.
Aslında bu kitabın bulunuş tarihi çok eski. 1943 yılında Beluçi aydınlarından Mir Nesirxan Ahmed Zeyi, hükümet adına Beluçistan’nın Sorab kazasında vergi toplamaya giderken Kurdgalname’in bir elyazmasını Qazi Xewisbexş olarak da tanınan Qazi Abdulhamid’in evinde buluyor. Mir Nesirxan Ahmed Zeyi, Qazi Xewisbexş’ten kitabı istiyor, fakat Qazi vermiyor. O dönemlerde kopi yapma imkanı olmadığından dolayı Mir Nesirxan kitabın orjinalını olduğu gibi bir nüshasını elyazısıyla çoğaltıyor ve 1988 yılında Pakistan Beluçistan’ın başkenti Quetta’da iki cildin birini “Beluç ve Beluçistan Tarihi” adı altında basıyor.
Mir Nesirxan 1991 yılında Beluçi Akademisinin yardımıyla Kurdgalname’nin Farsçasını Beluçistan Başkenti Quetta’da yayınlıyor. Kurdgalname 1994 yılında Urduce’ye çevrisi yapılıyor ve yayınlanıyor.
Mir Nesirxan kitaba yazdığı önsöz de “Kurdgalnamek, tarihçi Axwend Mehemed Salih Kurdi Zengene Beluç tarafından 1659 yılında yazılmıştır. Yazar kitabın birinci bölümünde kendi aslını Kürd Zengene aşiretine bağlyor. Zengenelerde Bud aşiretinin bir kabilesidir. Ayrıca yazar Braxoyi Kürdleriyle olan akrabalığını gündeme getiriyor. Yazar bu iki kabileyi Bud’un iki oğluna “Braxim” ve “Zengan”a bağlıyor. Bud’un kendisi ise Med Kral’ının 7. Oğluydu.
Bu kitap aslen Kürd ırkından olan Beluçilerin tarihini irdeliyor………… Kurdgalname’ye göre Beluçi Kürdleri daha sonra eski Beluçistan’a gelip yerleştiler……..”(sayfa 21)
Beluçistan Başkenti Quetta Üniversitesinde öğretim görevlisi olarak çalışan Nadir Qemberani Kurdgalname’ye yazdığı önsöz de “Kurdgalname, Beluçileri büyük Kürd milletinin bir parçasıdır. Çünkü, Beluçilerin içinde var olan aşiretlerin aynı isimle Kürdler içinde varlar. Hatta bugün Beluçiler içinde büyük bir aşiret var “Kürd” ismiyle tanınıyor. Axwend Mehemed Salih 400 yıl önce bu kitabı yazdı… Orta Doğunun ve İran’ın o dönemki faciaları ve tarihi olaylar bugün de yaşanıyor”(sayfa 28)
Dr. Nasir Qemberani yazdığı önsözünün devamında Beluçiler ve Kürdler biri doğuya diğeri ise batıya yöneldi. Bugün Beluçiler İran, Afganistan ve Pakistan arasında bölüştürülmüş; Kürd ise Farslar, Araplar ve Türkler arasında bölüştürülmüş ve aynı akibeti yaşıyorlar.
238 sayfadan oluşan Kurdgalname Kürd ve Kürdistan tarihi için bulunmaz bir eserdir. İmkanlarım dahilinde çeşitli bölümler halinde özetleyerek okuyuculara sunacağım. Şimdilik Şeyh Ubeydullah Nehri’ye dönüyorum.
*Kurdgalname’nin ilk cildi Hiwa Muhamed Zendi tarafından “Sorancaya” çevrildi ve 2012 yılında Aras Yayınları tarafından Kürdistan’da basıldı.
Beluçilerin Kürdlüğü Üzerine (2)
Geçenlerde “Beluçiler de mi Kürd” adı altında bu yazı serisini başlattığım zaman farklı tepkiler aldım. Bazı arkadaşlar “Kürdlerin kayıp tarihi” bağlamında olumlu buldular. Bazı arkadaşlarda tümden yazıda ifade edilen görüşlere karşı çıktılar. “Kurdgalname”yi okumadan onun içeriğini tümden reddeden arkadaşları anlamaktan zorluk çektiğimi belirtmek istiyorum.
“Beluçilerin Kürd” ve “Beluçilerin Büyük Kürd Milletinin Bir Kolu” olduğunu söyleyen ben değilim, Kurdgalname’yi yazan Axwend Mehemed Salih Zengene Kurdi Beluç ve kitabı yayına hazırlayan ve özsözünü yazan Beluçi akedemisyenlerdir.
Daha önce de vurguladığım gibi yazar bu şah eserini 1659 yılında yazıyor. Axwend Mehemed Salih Zengene Kurdi Beluç kabiliyetli ve yetenekli bir şahsiyet olduğundan dolayı Beluçi Kürd Mirleri kendisine büyük saygı gösteriyor. Axwend peş peşe 4 Beluçi Kürd Mir’ine vezirlik yapıyor. Beluçi Kürdlerin “Xelat”ta hüküm sürdükleri bir dönemde Semender Brohi Mirleriydi. Beluçi Kürdleriyle Kelhurlar arasındaki bir çatışmada Kelhurlerin iki liderleri eser alınıyor. Mir Semender Brohi esir iki kardeşi öldürmek istiyor. O arada Axwend Mehemed Salih Zengene Kurdi Beluç başındaki egalı çıkarak iki kardeşin üzerine atıyor ve Mir Semender Brohi’den iki kardeşi afetmesini istiyor. Axwend, Mir Brohi’ye “esirleri öldürmek iyi Mirlerin işi değildir, eğer sen onları öldürürsen kara bir leke olarak Beluçi Hükümdarlığının tarihini kirletir. Semender Brohi Axwend’e büyük saygı duyduğundan dolayı iki kardeşin ölüm kararını kaldırıyor”(age, sayfa 17)
Kitabın girişi bölümünde Axwend ile ilgili farklı kaynaklardan aktarılan bir dizi bilgi var. Bunların hepsini aktarmanın imkanı yok.
Axwend Mehemed Salih Zengene Kurdi Beluç, kitabının giriş bölümünde bu eseri niye yazdığını da açıklıyor.
Axwend’in anlatımlarına göre eskide “Zerenç” Zabilistan’ın başkentiydi.( aktüel Sistan)Hz. Ömer döneminde Sistan halkı İslam dinini Kabul ediyor. O dönem Mir Awram Zengene Kürdlerinin lideriydi. Axwend’in anlatımında 49. göbekten büyük dedesi oluyor.
Mir Mahmud Gazi döneminde , Zengene Kürdlerinin Miri, Mir Siraçtı. Mir Siraç Zengene döneminde Axwend’in ataları “İslami Medreseler “ oluşturuyor. Bu medreseler faaliyetlerini Moğolların saldırılarına kadar kesintisiz devam ediyorlar.
Timurlenk 1383 yılında Sistan’ın başkenti “Zerenç”i kuşatma altına alıyor. Timurlenk ile Mir Kutbeddin arasında Zerenç’te kanlı çatışmalar oluyor. Sistanlılar yenilgi alıyor ve Timurlenk Zerenç’te korkunç katliamlar yapıyor. Bu çatışmada Kurdgalname’nin yazarının büyük dedesi Mir Qeyser Zengene’de öldürülüyor.
Axwend Mehemed Salih Zengene Kurdi Beluç’in verdiği bilgilere göre Moğollar Sistan Kutuphane’sini talan ediyor ve büyük oranda yakıyorlar. Savaşın bitişinden sonra öldürülen Mir Qeyser Zengene’nin öğlu Mir Xelef ailenin katliamdan kurtulanlarıyla birlikte küçük bir kaza olan Zabil’a yerleşiyorlar.
Axwend’in anlatımlarına göre Mir Xelef Zabil’da küçük bir medrese kuruyor ve ders vermeye devam ediyor. Bu arada Moğollardan kurtardıkları “bazı dini kitaplar ve tarihi belgeleri de beraberlerinden götürmüşler.”
Axwend’in verdiği bilgilere göre Zengenelerin Medreseleri Zabil’de Sefeviler dönemine kadar faaliyetlerini sürdürüyorlar.
Axwend Mehemed Salih Zengene Kurdi Beluç Kurdgalname’yi niçin yazdığını da şöyle ifade ediyor:
“ Zabil Medresesinin faaliyetlerinin durdurulmasından sonra kalemime sarılma imkanım doğdu ki eski destanları, Beluçi Kürdlerin Zabil, Turan ve Mekran eski tarihini yazayım. Timur Gurkan’ın saldırılarından yakılmaktan kurtarılan tarihi eserlerden yararlanarak Beluçi Kürdlerin tarihini yeniden yazıya dökmek istedim. Bu eserle Beluçi Kürd Mirlerine karşı olan saygı ve sevgimi göstermek istedim. Onlar her zaman gökyüzünün parlayan yıldızlarıydılar…………… Bu kitabı 1659 yılında bitirdim ve ismini ‘KURDGALNAMEK’ koydum. Çünkü, kitabın içeriği baştan sona kadar Med Kürdlerinin bir kolunun M.Ö 750 yılından önce Med Saltanatının kurulmasından önce gelip yerleştikleri bu alanların tarihidir. Bu Med Kürdleri şu kabilelerden oluşuyordu: Zengene, Braxoyi, Mamli, Edregani ve Kirmaniler.. İlk defa onlar Med Kralı, Keykubadê Kurdê Med tarafından Zerenç, Turan ve Mekran’a yerleştirildiler.”(age, sayfa 35)
Axwend Mehemed Salih Zengene Kurdi Beluç, şah eseri olan Kurdgalname’yi yazarken bir dizi tarihi kaynaktan yararlandığı açıktır. Kurdgalname’yi baştan sona ciddi bir gözle okuduğumuz zaman, bugün eski Arap, Fars, İslami ve Yunanları dediğimiz bir dizi kaynaktan yararlandığını açık bir şekilde görüyoruz. Fakat, ne yazık ki yazar eski modaya uyarak kaynakları vermiyor.
Axwend Mehemed Salih Zengene Kurdi Beluç Kurdgal’ın “ Kürdçe konuşan” anlamına geldiğini de eserinde izah ediyor.
Yazarın eski Grek kaynaklarını incelediğine dair bir örnek vermek istiyorum.
Yazar kitabının “Zengene Kürdlerine Dair” bölümünde “Zengeneler Kürdlerin Doğu Kürdleri olarak meşhur olmuşlardı. Doğu Kürdleri ise Doğu’dan Med’e gelen Kürdlerdir. Oradan güneye ve batıya göç ettiler. Kürdistan diye bilinen bölgeye yerleştiler. Eski tarihe göre Med olarak tanınan Doğu grubu 7 kabileden oluşuyordu: Partasni, Buz, Astruşat, Arizand, Budi, Maj, ve Dilman”(age sayfa 36)
Axwend Mehemed Salih Zengene Kurdi Beluç’nin burada isimleri saydığı 7 Med Kürd kabilesinin isimleri hiç te bize yabancı değildir.
Heradot’un Medler üzerine yaptığı çalışmada bu kabilelerin isimleri biraz değişikte yazılsa 6 tanesi vardır:
“Busaeler, Paretaseniler, Struşatlar, Arizantiler, Budiiler, ve Magiler.”
Beluçi Kürdlerin tarihçisi Axwend Heradot’tan farklı 7. Kabile olan “Dilman”ları ekliyor.
Tarihçi Axwend, Zengene ve Braxoyileri Med Kürdleri dönemindeki 6 yada 7 kabileden biri olan “Budi”lere bağlıyor. Heradot’un tarihinde “Med-Kürd”bağlantısı yok, bir çok tarihçi son 2 yüzyıl içinde Kürdlerle Medler arasında bağlantı kurmaya çalışıyorlar. Fakat, bir dizi eksiklikten dolayı da tartışmalar oluyordu. Med Kabileleriyle ve daha sonraki Kürdler arasında fazla bağlantılar yoktu. Axwend’in çalışması bu alanda bir hazinedir.
Axwend Mehemed Salih Zengene Kurdi Beluç, yaklaşık olarak 400 yıl önce “Medlerin Kürd olduğunu” tarihi bir eserle ortaya koymaya çalışmış. Kurdgalname’nin bulunuşu Kürd tarihi açısından bir devrimdir.
Tarihçi Axwend’ Beluçistan’a yerleşen aşiretlerden söz ederken “: Zengene, Braxoyi, Mamli, Edregani ve Kirmaniler” diyor. Aşiretlerin bir çoğu hala aynı isimle varlıklarını sürdürüyorlar. Axwend’in mensup olduğu Zengene aşireti ise bugün Güney Kürdistan’ın en büyük aşiretlerinden biridir. Mam Celal’da Zengene aşiretinden geliyor.
Beluçilerin Kürdlüğü Üzerine (3)
Aso Zagrosî
Axwend Mehemed Salih Zengene Kurdi Beluç’ın Kurdgalname’sini okuduğumuz zaman dikkat çekici yanlarından biride Med İmparatorluğu hakkında yaptığı tespitlerdir.
Kurdgalname Heradot’un Medler hakkındaki tespitlerindeki mitolojik yanları bir kenara bırakmıştır. Bir çok halk son bir kaç yüzyıl içinde Heradot’un tarihinde kendilerine ilişkin gerçek ve efsanevi yanlarını ayrıştırırken, Kürd tarihçisi Axwend Mehemed Salih Zengene Kurdi Beluç bundan yaklaşık 400 yıl önce bu işe girişmesi bir devrimdir.
Medler’e ilişkin Kurdgalname’de anlatılanları yazarın kavramlarıyla özetlemeye çalışacağım.
Pişdadilerin Mir’i Girşasb’ın ölümünden sonra Med ve Pars ülkesi tam bir kaos içine yuvarlanıyor. Bu arada Med ve Pars aşiret reisleri, liderleri ve yaşlıları bir araya gelerek görüş alış verişinde bulunuyorlar. Bu görüşmeler neticesinde Med Kürd aşiretlerinin genel reisi olan Keyqubad Kurdi Med’ı Girşasb’ın yerine tahta getiriyorlar.
Bu şekilde Keyqubad M.Ö 853 yılında Med ve Pars ülkesinin başına geçti. O dönem Braxoyi Kürdleri, Kürdlerin cesur ve güçlü bir kolu olarak Kabul görüyordu. Mir Kikan, diğer büyük Kürd reisleri gibi , o da kendi aşiretinin yani Braxoyi Kürdlerin reisiydi. Mir Kikan, Braxoyi Kürd kabilelerinin 7 reisiyle birlikte her zaman Med Miri Keyqubad’ın yanında oldular, yardım ettiler ve salsanatının yerleştirilmesi için çabalandılar. Braxoyî reisleri şunlardı : Mir Goran Goranî, Mîr Zaxu Sarunî, Mîr Mîhran Xuzdarî, Mîr Mişkan Mişkanî, Mîr Armîl Armîlî, Mîr Bolan Bolanî û Mîr Lerzîn Girîşkanîydi ..
O dönem Turan’da hüküm süren Afrasyab kendisini Med ve Pars’da oluşan Pişdadilerin mirasçısı olarak gördüğünden dolayı, Keyqubad Kurdî Med’in başa geçmesinden rahatsız olmuş ve isyan bayrağını kaldırmıştı. Böylelikle Turan’ın Medlere karşı savaşı başladı. Mîr Keyqubad iktidara geldikten sonra , Afrasyab’a karşı savaşmak için harekete geçti. Hemen ilk savaşta Mîr Keyqubad Afrasyab’ı yendi ve Avrasyab barış istedi. Mîr Keyqubad, askerleriyle Belx’iden Med ülkesine döndü.
Bu savaşta tüm Kürd aşiret ve kabileleri Mîr Keyqubad’ı desteklediler. Keyqubad “Zerenge” vardıktan sonra Braxoyi Kürdlerine Turan ülkesine karşı, Adreqani, Mamli ve Kirmani Kürd liderlerine Mekran ülkesine saldırmaları için emir verdi. Kürdler bu alanları kılıç zoruyla ele geçirdiler.
Sözünü ettiğimiz liderler çeşitli vilayetleri ele geçirdikten sonra Keyqubad, Turan Mirliğini Mîr Kîkan Braxoyî’ye verdi, Mekran Mirliğini Mir Ayle Adregani’ye verdi.
Braxoyi ve Adregani Kürdleri Med salsanatının yıkılışına kadar bu alanlarda hüküm sürdüler.
Med Kürdleri tam 6 göbek Med ve Pars ‘da salsanatlarını sürdürdüler. İsimleri şöyle: Keyqubad, Keykawus, Tus(Keyxusro olarak da biliniyor) Feriburz, Kwaksar ve Azdiyak.….
Kurdgalname’de ayrıca her Med Mîr’i döneminde yaşıyan Braxoyî Kürdlerinin liderlerini veriyor.
Kurdgalname Keyqubad’ı ilk Med Mîr’i olarak ele alıyor. Keyqubad’ın hükümdarlığı sırasında yaşıyan onun çağdaşı olan Braxoyi Kürdlerinin reislerinin isimlerini şöyle açıklıyor: Mîr Kîkan Kîkanî, Mîr Goran Goranî, Mîr Zaxu Sarwanî, Mîr Mîhran Xuzdarî, Mîr Mişkan Mişkanî, Mîr Armîl Armîlî, Mîr Bolan Bolanî û Mîr Lerzîn Girîşkanî—
Kurdgalname’nin verdiği bilgilere göre Med Kralı Keyqubad Kurdî uzun yaşıyor ve bundan dolayı onun hükümdarlığı da uzun bir süreye yayılıyor. Keyqubad Kurdî’ nin hükümdarlığının son dönemlerinde Braxoyi Kürdlerinin reisleri değişiyor. Mîr Zurak Kîkanî, Mîr Kirecek Goranî, Mîr Selduz Sarwanî, Mîr Kîtun Xuzdarî, Mîr Mirdas Mişkanî, Mîr Mişkan Armîlî, Mîr Bacel Bolanî ve Mîr Tadî Girîşkanî Med Kralı Keyqubad Kurdi’nin hükümdarlığının son yıllarında yaşıyan Braxoyi Kürdlerinin liderleridir.
Med Kralı Keyqubad Kurdî’nin ölümünden sonra oğlu Keykawus Med İmparatorluğunun başına geçti. Mîr Keykawus hükümdarlığı sırasında yaşıyan Braxoyi Kürdlerinin reislerinin isimleri şöyleydi:
Mîr Uştab Kîkanî, Mîr Şadîn Goranî, Mîr Şagîn Sarwanî, Mîr Kaşk Xuzdarî, Mîr Kirecil Mişkanî, Mîr Xuman Armîlî, Mîr Puran Bolanî ve Mîr Zîdan Girîskanî Med Krali Mîr Keykawus’un çağdaşlarıydı. Mir Keykawus öldüğü zaman erkek çocuğu olmadığından dolayı Med Kürd aşiretleri Tus’u Med İmparatorluğunun başına getirdiler. Mîr Tus döneminde yaşıyan Braxoyi Kürdlerinin liderleri şunlardı: Mîr Zigrîn Kîkanî, Mîr Kaş Goranî, Mîr Sabul Sarwanî, Mîr Kiçan Xuzdarî, Mîr Gilbak Mişkanî, Mîr Kileçik Armîlî, Mîr Xuman Bolanî ve Mîr Broş Girîşkanî….
Mîr Tus’un ölümünden sonra oğlu Feriburz Med İmparatorluğunun tahtına geçti.
Mîr Ferîburz’un hükümdarlığı döneminde yaşıyan Braxoyî Kürdlerinin liderleri şunlardı: Mîr Zibar Kîkanî, Mîr Ramîn Goranî, Mîr Surçîn Sarwanî, Mîr Manur Xuzdarî, Mîr Turab Mişkanî, Mîr Kirmaç Armîlî, Mîr Kîtun Bolanî ve Mîr Paz Girîşkanî…..
Mîr Ferîburz, Asurîlerle yapılan bir savaşta öldürülüyor. Mîr Ferîburz’un ölümünden sonra Med Kürdlerin illeri gelenleri Kwaksar’ı Med devletinin başına Mir olarak getiriyorlar. Mîr Kwaksar döneminde yaşıyan Braxoyî Kürdlerinin liderleri şunlardı: Mîr Braxim Kîkanî, Mîr Buxaz Goranî, Mîr Manî Sarûnî, Mîr Gawir Xuzdarî, Mîr Manur Mişkanî, Mîr Guren Armîlî, Mîr Tirman Bolanî ve Mîr Tapîn Girîşmanî—-
Mîr Kwaksar’ın ölümünden sonra oğlu Azdiyak Med İmparatorluğunun başına geçti. Mîr Azdiyak Med imparatorluğunun son Miriydi.
Mîr Azdiyak, yeteneksizliğinden dolayı iktidarını kaybetti.
Mîr Azdiyak döneminde yaşıyan Braxoyi reisleri şunlardı: Mîr Goran Kîkanî, Mîr Rasin Goranî, Mîr Şuhan Sarunî, Mîr Mîhran Xuzdarî, Mîr Beyker Mişkanî, Mîr Kusad Armîlî, Mîr Hakar Bolanî ve Mîr Xîzan Girîşkanî…
Medler 300 yıla yakın Med ve Fars ülkesini idare ettiler. Mîr Keyqubad salsanatın temelini attı, Mîr Keykawus, Mîr Tus, Mîr Ferîburz ve Mîr Kwaksar imparatorluğu genişletiler ve ülkenin büyüklüğünü doruğa çıkardılar. Fakat, Mir Azdiyak aile hükümdarlığının yıkılmasına sebep oldu. Mir Azdiyak kabiliyetli ve güçlü bir lider değildi, salsanatın işlerini gerektiği gibi yürütemiyordu. Ayrıca eğlenceye düşkün ve halka baskı yapmayı da bir eğlence haline getirmişti. Halk onun hükümdarlığı sırasında acı çekiyor ve onu sevmiyordu.
Med ve Fars Mirleri ve ileri gelenleri Azdiyak’tan kurtulmak amacıyla kendi aralarında çeşitli görüşmeler yapıyorlar.
Mir Azdiyak’ın erkek çocuğu yoktu. Med ve Fars ileri gelenleri Azdiyak’ı iktidardan uzaklaştırarak yerine Azdiyak’ın kızından olan torunu Kureş’i getirmek istiyorlardı. Kureş’in babası Haxamenşi, annesi Azdiyak’ın kızıydı.
Med devleti Kwaksar döneminde görkemliğinin doruğunda olmasına rağmen, onun yerine geçen oğlu Azdiyak sahip olduğu tüm iktidar ve zenginliklerin seviyesinde biri değildi. Bu arada ordu komutanlarıda Azdiyak’tan rahatsızlardı. Azdiyak’ın oğlu olmadığından dolayı Haxamenşi bir babadan olan Kureş tahta getirildi..
Beluçilerin Kürdlüğü Üzerine (4)
Aso Zagrosî
Axwend Mehemed Salih Zengene Kurdi Beluç Kurdgalname’de Med Hanedanlığını yıkan Haxamenşiler hakkında da bilgi vermektedir. Haxamenş , Haxamenşilerin Pars bölgesinde ilk Mir’iydi. Başlangıçta bu aile Pars bölgesini yönetiyordu ve Med İmparatorluğuna bağlıydı ve ona vergi veriyordu. Med Mir’i Mir Azdiyak döneminde Haxamenşili Kambuci Pars bölgesinde yöneticiydi. Mir Azdiyak kızını Kambuci’ye kızını verdi. Bu evlilikten Kureş dünyaya geldi.
Bu tarihsel dönemde Med İmparatorluğunun devlet işleri kötüye gitmeye başlamıştı. Mir Azdiyak’ın veziri Arpak Mir Azdiyak’tan devletin işlerini normalleştirilmesini tavsiye etti, fakat, Mir Azdiyak kabiliyetsiz ve zamanın büyük bir kesimini eğlence ile geçirdiğinden dolayı Arpak’a kulak vermedi ve devlet işleriyle ilgilenmedi. Vezir Arpak ise Mir Azdiyak’tan umudunu kesmeye başladı ve muhaliflere yaklaşmaya başladı. Sonuç olarak Med Kürdleri ve Parsların Mirleri ve ileri gelenleri gizli bir toplantı yaparak Kambuci’nin oğlu ve Mir Azdiyak’ın torunu olan Kureş’e bir mektup yazarak Med ve Pars’ın hükümdarlığı için kendisine çağrı yaptılar. Ayrıca Med ve Pars ileri gelenleri Kureş’e küçük bir ordu ile Medlerin başkenti olan Akbatan(Hamadan) üzerine yürümesini ve orada kendisine destek olacak olan Kürd ordusuyla birlikte Mir Azdiyak’ı iktidardan uzaklaştıracaklarını önerdiler.
Mir Azdiyak bu haberi alır almaz sinirlenerek büyük bir ordu ile Kureş’in başkenti üzerine yürümeye başladı. İki taraf arasında kanlı bir savaş oldu. Fakat tam savaşın başında Mir Azdiyak yenilgi aldı ve esir düştü. Böylelikle Med ve Pars hükümdarlığı Medlerden Parslara geçti.
Kureş Med ve Pars’ta iktidarı aldıktan sonra annesi Kürd olduğundan dolayı Kürdlerle iyi ilişkileri vardı ve Med Kürdleriyle kardeşce dostluk ilişkilerini kurdu. Ayrıca Kureş Kürdleri gücünün ve iktidarının kolu ve kanatı olarak görüyordu. Kureş devlet iktidarında Med kraliyet ailesinin mensuplarına yüksek görevler verdi, ayrıca Med prenslerine ordusunda yüksek komutanlıklar verdi. Kureş Kürdler içinde iktidarını daha da saplamlaştırmak için teyzesinin yani Mir Azdiyak’ın eniştesi Aritma’nın kızını kendisine eş olarak aldı.
Tüm bu anlatılanların dışında Kureş Med Kürdleriyle Parslar arasında ayırım ve yabancı düşüncelerinin oluşmaması için Med İmparatorluğunun tüm kurum ve kuruluşlarını olduğu gibi korudu ve devr aldı. Kureş, Med Kürdlerinin ileri gelenlerine saygı gösteriyor ve rütbe ve yetkilerini artırdı. Bu arada Kureş, Braxoyi Kürdlerinin Turan ve Adregani Kürdlerinin Mekran’daki hükümdarlıklarını Kabul etti. Böylelikler Braxoyi ve Adregani Kürdlerinin Turan ve Mekran’daki hakimiyetlerinin ikinci dönemi başladı. Bu Kürdlerin iktidarı İskenderin Dara’yı yenmesine kadar sürdü.
Axwend Mehemed Salih Zengene Kurdi Beluç Kurdgalname’de Med İmparatorluğu döneminde olduğu gibi Haxamenşi Mirlerinin döneminde yaşıyan Braxoyi Kürdlerinin ve Adregani Kürdlerinin ileri gelen Mirlerinin isimlerini veriyor. Yani yukarıda verdiğim Med Mirlerinin döneminde yaşıyanlar gibi, Haxamenşi Mirleri döneminde yaşıyan Kürd Mirlerinin isimlerini veriyor.
Bu kısa tanıtma yazı serisinde tüm bu Kürd Mirlerinin isimleri ve yaşadıkları döneme ilişkin bilgi verme imkanım yok.(kitabı çevirmek lazım)
Şimdiye kadar verdiğim bilgilere göre Kurdgalname’nin yazarı eski Yunan kaynaklarının dışında bugün kadar elimize ulaşmamış/hala ulaşmamış başka kaynaklara da sahip olduğunu görüyoruz. Yoksa Med İmparatorluğu, Haxamenşi, İskender ve sonrası dönemlerinde Braxoyi ve Adregani Kürd ileri gelenleri hakkında bu kadar geniş bilgiye sahip olmak imkansız.
Aslında Kürd tarihinin ve Kürd ulusal hafızasının bu kadar dumura uğramasının sırı, yine Kürd tarihinde gizlidir.
Kürdler, Med İmparatorluğunu oluştururken dünyada ilk Hint-Avrupa İmparatorluğunun kuruluşuna imza attılar.(Reinhard Schmoeckel, Die İndo- Europäer- Aufbruch aus der Vorgeschichte, Lindenbaum Verlag, Deutschland, 2012, sayfa 278)
Ve bugün gelinen yer de ise bırakın Hint-Avrupa halkları içinde dünyada varlığı tartışılan, devletsiz ve tüm ulusal haklarından mahrum tek millettir.
Yani 2700 yıl önceki büyük bir imparatorluğundan sıfıra inen bir halkın tarihini sıfırdan başlayarak yeniden okumak gibi bir şeydir.
Axwend Mehemed Salih Zengene Kurdi Beluç Kurdgalname’de Herodot ve diğer Yunan tarihçilerinin son Med Mir’i olan Mir Azdiyak’ın üzerine yazdıklarıları bir dizi efsaneyi ciddi almıyor ve eserinde onlara yer vermiyor. Mesela Mir Azdiyak’ın vezir Arpak’a “Küçük Kureş’i öldürme emri”, “çocuğunu kendisine yedirme” olayı ve “gördüğü rüyalar” gibi..
Kurdgalname’nin yazarı Haxamenşiler döneminde Med Kürdlere karşı tutum konusunda başka kaynaklarca doğrulanan bir dizi bilgi veriyorlar. Biz daha önce de başka kaynaklardan Kureş’in kendisini “ Med ve Pars” kralı olarak gördüğünü, Med devlet kurumlarını koruduğunu, Med Kürdlerine devlet kurumlarında önemli yerler verdiğini ve Mir Azdiyak’ın başka bir torunuyla evlendiğini biliyoruz.(Haxamenşi ve Med Kürdlerinin ilişkisi ciddi akademik araştırmalara muhtaç bir konudur)
Çünkü bir dizi Kürd çevrelerinde Medlerden sonra 19.yüzyılın sonuna kadar var olan Kürd tarihsel mirasına nihilist bir yaklaşım var. Medlerden sonra İran’da yaşanan tüm uygarlıklar Farslar mal edildi. Sasanilerin bir Kürd Hanedanlığı oluğu gerçeğine rağmen Sasanilerde Farslara bırakılmış,( http://aso-zagrosi.over-blog.com/article-sasani-kral-arde-er-in-etnik-kimli-i-uzerine-kamuran-melikendi-106273129.html)
Selahadin Eyyubi Araplara, binlerce yıl varlığını sürdüren Kürd Mirleri çeşitli sömürgeci devletlerin “vergi memuru”, binlerce Kürd din alimi çeşitli güçlerin “adamı” olarak görülmüş..
Bunların hepsi doğru olmuş olsaydı, Kürdler diye bildiğimiz bir millet bugün tarih sahnesinde olmayacaktı. Kürdlerin tarihi, millet olarak var olmanın ve hala ayakta olmanın sırı büyük oranda red edilen bu tarihsel boşlukta gizlidir.
İşte Axwend Mehemed Salih Zengene Kurdi Beluç Kurdgalname adlı eseriye bu tarihsel boşluğun önemli bir bölümünü açığa çıkarıyor ve Beluçilerin “Büyük Kürd Milletinin” bir kolu olduğunu söylüyor.
Beluçilerin Kürdlüğü Üzerine (5)
Aso Zagrosî
Haxamenşiler ve sonrası döneme ilişkin olarak Kurdgalnamek’te verilen bilgiler üzerine durmadan önce Beluçi Kürdlerinin kökeni üzerine durmak istiyorum.
Axwend Mehemed Salih Zengene Kurdi Beluç Kurdgalname’nin altıncı bölümünde “Beluçi Kürdlerinin Kökeni” üzerine duruyor.
Yazara göre eski kaynak ve belgelere göre Kürdler iki kola ayrılmışlardı. Kürdlerin birinci kolu Ararat tarafından Cudi dağ silsilesi boyunca Dicle ve Firat bölgesinde Batı Suriye’ye Rom denizine kadar olan bölgeden, Doğu’da ise Fars Korfezine ve Uman denizine kadar olan bölgeye yayılmışlardı.
Bu alana yayılan Kürd kabileleri Lulu, Guti, Kasu ve Suparilerden oluşuyordu. Bu Kürd kabileleri Hazar denizen batısından geldikleri için Batı Kürdleri olarak tanınıyordu.
Kürdlerin ikinci bölümü ise Orta Asya’dan İran’ın doğusuna gelip ve oradan Hazar Denizinin doğusuna ve bu denizen guney yakası olan Atrapan’a yayılarak yerleştiler. Kürdlerin bu alana yerleşen kabileleri ise Med, Nahiri ve Kardoxilerden oluşuyordu. Bu kabilelerin yerleştikleri geniş coğrafya Med isminden dolayı Madayi yada Midya olarak tanındı. Bu Kürdler Doğu Kürdleri olarak tanınıyorlar. Bu arada Braxoyi, Adregani, Mamili, Kirmani Kürdleri Med aşiretlerinden ayrılıyorlar… Biz burada diğer Kürd kabileleri üzerine durmayacağız..
Axwend Mehemed Salih Zengene Kurdi Beluç Hz. Nuh’dan başlayarak Braxoyi ve diğer bazı Kürd kabilelerinin secerelerini veriyor. Yazar bu secereyi verirken Hz. Nuh’un dört oğlunun Sam, Ham, Yafes ve Kenan’ın ismini veriyor.(bilindiği gibi Kenan tufan sırasında Hz. Nuh’u dinlemiyor) Kürdleri Yafes’in torunu olarak görüyor. (Burada açık bir şekilde görülüyor ki Kurgalname yazarı Tewratı incelemiştir)
Yazar uzun bir secereden sonra Braxoyi’nin yedi erkek çocuğu olduğunu ve isimlerini şöyle aktarıyor: Kikan, Goran, Sarun, Xuz, Mişkan, Armil, Bolan ve Girişkan…
Axwend Mehemed Salih Zengene Kurdi Beluç Kurdgalname’de Medler Atrapan ve Hazar Gölünün aşağı kısmını göç edip yerleştiler. Onların bu bölgeye yerleşmelerinden dolayı bölge Med olarak tanınmaya başlandı. Bu bölge İsfahan ve Hamadan’ın Kuzey ve Güney kesimleriydi.
Bu Kürd grubu başlangıçta başlangıçta gruplar halindeydi ve her grubun bir reisi vardı. Daha önce siyaset ile ilgilenmiyor ve hayvancılıkla uğraşıyorlardı. O süreçte Keldani, Asuri, Babil ve Elamilerin hakimiyetinde yaşıyorlardı. Bölgede bu güçler zayıflamaya başlayınca bölgenin yerlisi olan Pêşdadîler Med ve Pars bölgelerinde iktidarı aldı ve altı kuşak sürdürdü. Cimşîd Pêşdadî devletinin kurucusuydu. Bu ailenin Mirlerinin isimleri şöyledir: Cimşîd, Apîtan, Ferîdun, Menuçehr, Tahmasb, Uşab ve Kirşasb…
Kirşasb Pêşdadî ailesinin son hükümdarıydı. Onun ölümünden sonra Med ve Pars ülkesi iktidarsız kaldı ve kriz ortamına yuvarlandı. Pêşdadîlerde iktidarı alabilecek kimse yoktu.
Tüm Med ve Pars ileri gelenleri Asurilerin kötü iktidarlarından kurtulmak amacıyla bilgisi ve adeletiyle tanınan Med Kürdlerinin büyük reisi Keyqubad’ı başa getirmeye karar verdiler. Böylelikle Med ailesinin iktidarı başladı.
Tarihçiler Med bölgesinden “Kiyan”, Med Ailesini de “Kiyani” olarakta adlandırıyorlar.
Daha sonra yazar uzun uzun Med Kürdleri döneminde Braxoyi Kürdlerinin Mirlerinden söz ediyor. Onların Medler döneminde sahip oldukları iktidarlarını irdeliyor.
Kurdgalname’nin yazarı Beluçi Kürdlerinin din ve uygarlıkları üzerine de duruyor ve şöyle yazıyor:
Kürdlerin Med bölgesine göçünden önceki dinleri hakkında fazla bir şey bilmiyoruz. Fakat, Kürdlerin Med bölgesine gelip yerleşmelerinden sonra elimizdeki verilere göre “Ahuraperest” olduklarını, aydınlığa tapdıkları, ışığı kutsadıkları, karanlıktan korktukları ve ondan rahatsız olduklarını görüyoruz.
“Ahura” kelimesi “A” ve “Hur”dan oluşuyor. “Hur”, ateş anlamına “A” gelmek anlamına geliyor. Yani “Ateşten gelen gerçek” anlamındadır. Bu gerçeklik nedir? Aydınlıktır. Kürdler “Aydınlığı” gerçeğin dışa vuruşu olarak görüyorlardı. Bundan dolayı “Aydınlığı” kutsal görüyor ve tapıyorlardı.
Bundan dolayı güneşi ise “Aydınlık Gerçeğinin İşareti” olarak kutsal görüyor ve tapıyorlardı.
Beluçi Kürdleri Turan ve Mekran’a yerleştikten sonra bölgede hakim olan putperest dinine son verdiler.
Kürdlerin dini törenleri çok sade ve kolaydı. Günde 3 defa Güneşin doğuşu, batışı ve öğle zamanlarında ateşi kutsuyorlardı. Kürdler, tapınaklarını “Arîn” olarak adlandırıyorlardı. “Ar” ateşten geliyor. Tapınakların ateşine bakanlara da “ Arîwan” diyorlardı. Kısacası her şehir ve köyde bir “Arîn” vardı.
Turan ülkesinde iki büyük tapınak vardı. Bunlardan biri “Arîn Zawik” ve diğeri ise “Arîn Helwan” idi. Beluçi Kürdleri Kikan ve Xuzdar şehirlerini inşaa etmişlerdi. Bu “Arîn” Zawik ve Helwan dağlarının doruklarında kuruldukları için bu isimleri almışlardı.
Beluçi Kürdleri bu iki tapınağı çok kutsal görüyorlardı. Yılda iki defa ilkbahar ve sonbahar olmak üzere Turan ve Mekran’ın her tarafından Kürdler dinsel görevlerini yerine getirmek “Arîn” leri ziyaret ediyordu. Gelen ziyaretçiler beraberlerinden çok yiyecek ve içecek getiryorlardı. Bir kaç gün “Kutsal Arîn”lerde dua ediyor ve Yezdana tapıyorlardı.
“Arîn” lerin inşası çok sadeydi. Arînler geniş bir alanda kuruluyordu. Arînler de gece ve gündüz ateş yanıyordu. Halk ışığı Tanrı’nın Nur’u olarak gördüklerinden Arînlerin içine girerlerdi. Tapınakların ortasında halka şeklinde oluşturulan bir bölümde sürekli olarak 3 ateş durmadan yanardı. Halk ise halka şeklinde oluşturan o bölümün çevresine toplanıyor ve ateşi kutsuyorlardı.
Beluçilerin Kürdlüğü Üzerine (6-Son)
Aso Zagrosî
Kurdgalname, Kürd Kutuphanesine kazanıldırılması gereken bir şaheserdir. Bundan dolayı kitabın tümünü özetleyerek okuyucuya sunmak gerekirse dahi eksik olur. Çünkü, kitabın her bölümünde Kürd araştırmacılarının önünü açacak değerli ve bugüne kadar bilinmeyen bilgiler var.
Bundan dolayı kitabın tümü çevrilerek Kürd okuyucularına sunulması gerekir.
Bilindiği gibi Kürdistan dağların arasındaki çeşitli ölçeklerde adalardan oluşuyor. Dağ adalarında oluşan Kürdistan’da Kürdler arasında tarih boyunca çeşitli kopuşlar gerçekleşmiştir. Bunlardan biri de Beluçi Kürdleridir. Deniz ve okyanuslardaki adalardan bir birlerine geçiş çok kolaydır. Ama Kürdistan gibi dağ adalarından geçişler çok zordu.. Kürdistan’daki dağ adalar hem gelen işgalcilere karşı Kürdleri korudular ve hemde Kürdler arasında birliğin oluşumunda engel oldular……….
Okuyucuya genel bir bilgi vermek amacıyla Kurdgalname’de işlenen konularının ana ve ara başlıklarını olduğu gibi aktarıyorum:
BİRİNCİ BÖLÜM
- İslami Kutuphane
- Zengene Kürdleri
- Braxoyi Kürdleri
- Med Devleti
- Med ve Turan arasındaki savaş
- Med Krallarının çağdaşları olan Braxoyi Kürdlerinin liderleri
- Med Kürdleri Hanedanlığının Yıkılışı,
- Haxamenşiler Ailesi,
- Haxamenşilerin Med Kürdleriyle olan ilişkileri,
- Haxamenşi Krallarının Çağdaşları olan Braxoyi Kürdlerinin Liderleri,
- Haxamenşi İktidarının Yıkılışı,
- Makedonyalı İskenderin Gelişi,
- İskender’in iktidarının Parçalanmasi
İKİNCİ BÖLÜM
Turan’daki Braxoyi Kürdlerinin Mirliği-Birinci Dönem-
- Mîrê Mîran Mîr Kîkan
- Mîrê Mîran Mîr Zurak,
- Mîrê Mîran Mîr Uştab,
- Mîrê Mîran Mîr Zikran,
- Mîrê Mîran Mîr Zîbar,
- Mîrê Mîran Mîr Braxim
- Mîrê Mîran Mîr Goran,
Pars Kabîleleri,
Haxamenşi Kabileleri,
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Turan’daki Braxoyi Kürdlerinin Mirliği-İkinci Dönem-
- Mîrê Mîran Mîr Zirşan
- Mîrê Mîran Ikinci Mîr Zurak,
- Mîrê Mîran Mîr Ercan,
- Mîrê Mîran Mîr Şamuz,
- Mîrê Mîran Ikinci Mîr Braxoyî
13.Mîrê Mîran Mîr Sabul,
14.Mîrê Mîran Mîr Nurgan,
- Mîrê Mîran Mîr Kîyanuş
- Mîrê Mîran ikinci Mîr Kîkanî
DÖRTÜNCÜ BÖLÜM
- Yünanlılar ve Hintliler Dönemünde Beluçi Kürdleri,
- Yünanlıların Med ve Fars Topraklarına Saldırısı,
- Şavaşın Başkalması
- İskender’in Hindistan’a Gelişi,
- Makedonyalı İskender’in Dönüşü,
- Mekran ve Turan Kürdlerinin İskender Ordusuna karşı savaşları,
- Savaş Planı
- Beluçi Kürdlerin Mila Boğazındaki Savaşı,
- İskender’in Turan Topraklarına Girişi ve Armabil’in İşgalı,
- Hulin Boğazındaki Savaş,
- Ras Kiçan Bölgesindeki Gilgala Savaşı,
- Mekran ve Turan’daki Makedonyalı İskender’in Yetkilileri,
- Ksandus’un Turan ve Mekran’a Komutan Olarak Göreve Başlaması,
- Beluçi Kürdlerin Mekran ve Turan’daki Huzursuz Durumları,
- Silucus’un Hindistan’a Yönelik Saldırısı,
- Hind İktidarı Altına Beluçi Kürdleri,
- Hind Kabilelerinin Mekran ve Turan’a gelişleri,
- Zıbılstan Kürdlerinin Yardım Meselesi,
- Suhrebad Kanlı Savaşı,
- Giganan Bölgesinin Zıbılstan’a Bağlanması,
BEŞİNCİ BÖLÜM
- Beluçi Kürdlerinin Uygarlığı,
- Arîn Tapınaklarının Yapılış Şekli,
- Beluçi Kürdlerin Gelenek ve Görenekleri,
- Beluçi Kürdlerin Tarım İle İlişkileri,
- Beluçi Kürdlerinin Dilleri,
- Beluçi Kürdlerinin Askeri Yapıları,
- Beluçi Kürdlerinin Ordu Temsicileri,
- Beluçi Kürdlerinin sivil rejimi,
- Kürdlerin Şehir ve Köyleri,
ALTINCI BÖLÜM
- Beluçi Kürdlerin Kökeni,
- Beluçi Braxoyi Kürdlerinin Kökeni,
- Peşdadi Ailesinin Paşaları,
- Mamli, Adiregani ve Kirmani Beluçi Kürdlerin Kökeni,
- Mekran ve Turan Kürdleri Arasındaki İlişkiler,
YEDİNCİ BÖLÜM
- Beluçi Kürdleri Yünanlı Siluki Paşaları Döneminde
- Peşdadiler,
- Sindan Kabileleri,
- Cidgallerin Turan ve Mekran’daki Başarıları,
- Yünanlı Siluki Paşalarının Med ve Pars’daki Hükümdarlıkları,
- Zıbılstan Memleketinin Mir’i Mir Birsan Zengene,
- Yünan Asılı Hakimlerin Med ve Pars’daki Devrimleri,
- Mekran ve Turan’da Beluçi Kürd Kabilelerinin Yeni Rejimi,
SEKİZİNCİ BÖLÜM
- Eşkaniler Döneminde Beluçi Kürdleri,
- Eşkaniler,
- Eşkani Paşalarıyla Beluçi Kürdlerinin İlişkileri,
- Beluçi Kürdlerinin Eşkani Paşalarına Yardımı,
- Birinci Erdewani’nin Ölümü,
- Eşkanili Pirpatyus’un Kralığı,
- Eşkanili 1.Mihrdad’ın Kralığı,
- Beluçi Kürdlerin Mekran ve Turan Topraklarına Gelişi,
- Suhrebad’ta Savaş,
- Guhyar Savaşı,
- Vatan’dan Uzak Beluçi Kürdlerin Kökeni,
- Beluçi Kürdlerin Turan ve Mekran’daki İktidarları-3. Dönem-
- Mîrê Mîran, Mîr Behram Braxoyî,
- Mîrê Mîran, Mîr Şehdad Braxoyî
- Mîrê Mîran, Mîr Fîroz Braxoyî
- Mîrê Mîran, Mîr Mîhrîdad Braxoyî
- Mîrê Mîran, Mîr Behmen Braxoyî
- Mîrê Mîran, Mîr Bissam Braxoyî
- Mîrê Mîran, Mîr Xefî Braxoyî
- Mîrê Mîran, Mîr Şawiş Braxoyî
- Mîrê Mîran, Mîr Miradan Braxoyî
- Mîrê Mîran, Mîr Şahburz Braxoyî
- Mîrê Mîran, Mîr Sergîj Braxoyî
- Mîrê Mîran, Mîr Şahmîr Braxoyî
- Mîrê Mîran, Mîr Bîx Braxoyî
- Mîrê Mîran, Mîr Şahruz Braxoyî
DOKUZUNCU BÖLÜM
- Sasaniler Döneminde Beluçi Kürdleri,
- Sasaniler,
- Ardeşir’ın Paşalığa Gelmesi,
- Mîrê Mîran, Mîr Burak Braxoyî
- Ardeşir’in Hindistan’a Saldırısı,
- Birinci Şahpur’un Başa Geçmesi,
- Mani ve Dini
- Mîrê Mîran, Mîr Mihran Braxoyî
- Birinci Hurmuz’un Kralığı,
- Mani’nin Halifelerinin Sıkıstan, Turan ve Mekran’a Gelişleri,
- Mîrê Mîran, Mîr Şadad Braxoyî
- Birinci Behram’ın Başa Geçmesi,
- Mani’nin Öldürülmesi,
- İkinci Behram’ın Başa Geçmesi,
- Sakayi ve Beluçi Kürd Aşiretlerin Denetim Altına Alınması,
- Zawak’ın Adalet için Turan ve Mekran’a gelmesi,
- Behram’ın Kralığa Gelmesi,
- Narsem’in Kralığa Gelmesi,
- Romlara Karşı Savaş,
- Hurmuz’un Başa Geçmesi,
- Turan ve Mekran’a Erşim’in Adalet için Gelmesi,
- Sıkıstan Sakaların Kökeni,
- Munehçir’in Adalet İçin Turan ve Mekran’a Gelmesi,
- Ardeşir’in Başa Geçmesi,
- Arbed’in Turan ve Merkan’da Adalet için Gelişi,
- Behram’ın İktidara Gelişi,
- Yezdgurd’un İktidara Gelişi,
- Turan ve Mekran’a Adalet için Mir Kisun’un Gelişi,
- Behram’ın İktidara Gelişi,
- Rom Salsanatına Karşı Savaş,
- Turan ve Mekran’a Adalet İçin Mir Xizun’un Gelişi,
- Mital Aşiretlerinin Gelişi,
- Mitalların 5. Behram’a Karşı Savaşı,
- Yezgurd’un İktidara Çıkışı,
- Turan ve Mekran’a Adalet İçin Mir Kirahun’un Gelişi,
- Firuz’un Kralığa Getirilmesi,
- Mir Kirkoyi’nin Turan ve Mekran’a Adalet İçin Gelişi,
- Bilaş’ın Kralığı,
- Mir Kiyareş’in Turan ve Mekran’a Adalet İçin Gelişi,
- Kubad’ın Paşalığı
- Xezer Aşiretlerinin Ezilmesi,
- İmam Mezdek’in Gelişi,
- Mezdek’in Zerdeşti İleri Gelenlerin Sohbetleri,
- Tahmasb’ın Kralığı,
- Kubad’ın İkinci Defa Kralığa Getirilmesi,
- Mir Kistim’in Adalet İçin Turan ve Mekran’a Gelişi,
- Newşirwan’ın Kralığa Gelişi,
- Mezdeklerin ve Mezdek’in Katliami,
- Mir Yezen’in Adalet için Turan ve Mekran’a Gelişi,
- Muhamed Mustafa’nın Doğuşu,
- Hurmuz’un Tahta Çıkışı,
- Mir Erşib’in Adalet İçin Mekran ve Turan’a Gelişi,
- Turan ve Mekran Vilayetlerinin Sindan Valisince İşgali,
- Xusro Perwez’in Tahta Çıkışı,
- Xusro Perwez’in Romalılara Karşı Savaşı,
- Muhamed Mustafa’nın Xusro Perez’e Mektubu,
- Kubad’ın Tahta Geçmesi,
- Yemen Halkının İslamı Kabul etmesi,
- Sindan’ın Çoğrafyası,
- Rasil Diwanç
- Mezdek’in Taraftarlarına Sahip Çıkılması,
- Rasil Sehares,
- Mekran ve Turan Memleketlerinin işgali,
- Mekran ve Turan’da Mirliğin Oluşumu,
- Turan ve Mekran Mirliğine Siwa Semera,
- Beluçi Kürdlerinin Rasil Sihas’in Askeri Güçlerine Katılması,
- Rasil Sihas
- Siwa Cunin Turan ve Mekran Miri
- Rasil Sihares
- Puran Doxt’ın Tahta Çıkması,
- Muhamed Mustafa’nın Ölümü,
- Rasil Sihas,
- Turan ve Mekran Mirliğine Siwa Esyar,
ONUNCU BÖLÜM
- İslami Döneminde Beluçi Kürdleri,
- Halife Ebubekir,
- Halife Ömer,
- Yezgurd’un Tahta Çıkışı,
- Siliç’in Oğlu Rasil Çeç,
- Ranun Mehrtun ile Savaş,
- Turan ve Mekran Mirliğine Siwa Mayin,
- İslam Ordusunun Secistan ve Mekran’a Saldırısı,
- Beluçi Kürdlerin Müslümanların Mir’i Hz Ömer’e Bağlılıklarını Bildirmesi,
- Osman’ın Halife Oluşu,
- Kabilistan ve Zabilistan Halkının Devrimi,
- Semere Oğlu Abdullah’ın Mekran’a Gelişi,
- Muhamer’in Oğlu Abdullah’ın Mekran’a Gelişi,
- Ali’nin Halifeliği
- Turan Mirliğine Siwa Zurak,
- Zeher’in Oğlu Saxir’ın Mekran’a Gelişi,
- Emeviler,
- Muaviye’nin Halifelik Tahtına Oturması,
- Elebdi’nin Oğlu Abdullah Swar’ın Mekran’a Gelişi,
- Turan’a Saldırı,
- Selem’ın Oğlu Senan’ın Mekran’a Gelişi,
- Ömer’in Oğlu Reşid’in Mekran’a Gelişi,
- Selem’ın Oğlu Senan’ın ikinci defa Mekran’a Gelişi,
- Çeç’in Kardeşi Rasil Çender,
- Beşir’in Oğlu Carud’un Oğlu Menzer’in Mekran’a Gelişi,
- Menzer’in Oğlu Hekem’in Mekran’a Gelişi,
- Merwan’ın Oğlu Abdulmelik’in Halifeliğe Getirilmesi,
- Eslem Kilabi’nin Oğlu Said’in Mekran’a Gelişi,
- Said’in Alefilerle Çatışması,
- Hezife’nin Oğlu Yezid’in Oğlu Siher’in Oğlu Meceha’nin Mekran’a Gelişi,
- Merwan’ın Oğlu, Abdulmelik’in Oğlu Welid’in Halifeliği,
- Harun’un Oğlu Mehemed’in Mekran’a Gelişi,
- Beluçistan’da Hüküm Süren Beluçi Kürd Mirlerinin Resimleri
- Resim Sanatı
Evet, Kurdgalname’de işlenen konular bunlar… Kitabın çevirisini beklemek gerekiyor.
Silav