Hero İbrahim Ahmed’in Dedesi Vanlı Kürd Kim?
Hero İbrahim Ahmed’in Dedesi Vanlı Kürd Kim?
Aso Zagrosi
Kuzey Kürdlerinin siyaset ile ilgili olan Kürdlerin ezici çoğunluğu
Hero İbrahim Ahmedi duymuştur.
Heroxan İbrahim Ahmed’in kızıdır ve Mam Celal’ın eşidir.
Aktüel olarak YNK Politbüro üyesi ve etkili yetkililerden biridir. Hatta bazıları YNK içinde “Hero İbrahim Ahmedin kanatından” da söz ediyorlar.
Buraya kadar derme çatma bilgiler. Her Kürd bu tip bilgileri Türk basınında da elde edebilir.
Fakat, ne yazık ki bugüne kadar Kuzey Kürdistan’da İbrahim Ahmed’in gazetecilik, siyasal, kültürel ve edebi yaşamı üzerine ciddi bir araştırma yapılmış değildir. (Alişer’in Kurmanci lehçesine çevirdiği JANA GEL romanı hariç tutulursa) İbrahim Ahmed hakkında en çok duyduklarımız onun ile Mola Mustafa Barzani arasındaki mücadeleye dair tek yanlı bilgilerdir. Bu bilgilerin esası da olumsuzdur.
Sağlıklı bir tarihi bilince ve yaşanan gelişmeleri zaman dilimi içine yerleştirerek bir bütün bir değerlendirmeye tabi tutulmayınca ortaya çarpık bir tarih çıkar ve yerleşir.
Hero İbrahim Ahmed iki de bir “benim annem Vanlıdır” der.
Bu söylemden sonra daha fazla bilgi gelmiyor.
Kim bu Vanlı aile? Xero İbrahim Ahmed’in Vanlı dedesi kim?
Aslında bu sorduğum sorunun cevabı kendi başına bir akademik çalışmanın konusu olabilir. Çünkü Güney Kürdistan’ın 50 yıllık siyasal tarihi ile doğrudan ilişkili olan bir olaydır. Ben şimdilik bu mesele üzerine uzun bir şekilde durmak istemediğimden dolayı kısa bazı bilgileri vererek geçeceğim.
Hero İbrahim Ahmed’in Vanlı akrabalarından biri Kürd politikacısı HAMZA ABDULLAHDIR.
Hamza Abdullah Birinci Dünya Savaşı sırasında Başkale’de dünyaya gözlerini açıyor. Babası Osmanlı Ordusunda subay ve savaşta öldürülüyor. Hamza Abdullah’ın abisi Muhammed ailenin geri de kalan kesimi alarak Güney Kürdistan’a gidip yerleşiyor.
Hamza Abdullah okul eğitimine başlıyor ve Hukuk Fakültesine yazılıyor. Hamza Abdullah ile yaşıt olan ve kendisi de 1914 yılında dünyaya gelen İbrahim Ahmed ile tanışıyor.. İbrahim Ahmed te Hukuk Fakültesinde okuyor ve ikisi de avukat oluyorlar.
Her ikisi de Kürd siyasal faaliyetleri içinde aktifler ve tanışıyorlar.
Geçen yüzyılın 30’lu ve 40’lı yıllarında iki yurtsever Kürd avukatın çok sıkı ilişkileri var. Bu ilişkiler sonucu İbrahim Ahmed , Hamza Abdullah’ın bacısının kızı ile evleniyor. Hamza Abdullah ise İbrahim Ahmed’in bacısı ile evleniyor.
İşte Heroxan’ın Vanlı dayılarının kısa hikayesi.
Fakat, bu yakın akrabalık siyasal nedenlerden dolayı çıkmaza giriyor. Hem İbrahim Ahmed ve hem de Hamza Abdullah Güney Kürdistan siyasal dünyası içinde ön plana çıkan ve farklı siyasal düşüncelere sahip iki lider konumundalar.
İbrahim Ahmed 18 yaşlarında olduğu zaman büyük Kürd şairi, yazar ve gazetecisi PÎREMÊRD’in çıkardığı Jîyan gazetesine yazılar yazmaya başlıyor. 1939 ve 1949 yılları arasında büyük tarihçisi Eladdin Sicadi ile birlikte meşhur Gelawej dergisini çıkarıyor.. Gelawej’in Güney Kürdistan aydınlanması üzerinde çok ciddi bir etkisi olduğu biliniyor.
1942 yılında Doğu Kürdistan’da “Komelay Jiyanewey Kurd” ismi altında bir siyasal örgüt oluşuyor vr çok ciddi bir siyasal faaliyet içine giriyor. Kısacası “Komel” yada “Jekaf” olarak adlandırılan bu oluşum sadece Doğu Kürdistan’da örgütlenmiyordu, Kürdistan’ın diğer parçalarındaki siyasal yapılar ve şahsiyetlerlede ilişkiye geçiyor.
İbrahim Ahmed Güney Kürdistan’da Suleymaniye’de “Komelay Jiyanewey Kurd” un bir birimini oluşturuyor ve daha sonra bu oluşumu Güney Kürdistan’ın bir çok bölgesine yayıyor. İbrahim Ahmed Jekaf’ın Güney Kürdistan sorumlusuydu.
Hamza Abdullah ise Demokratik Kürdistan Cumhuriyeti (Mehabad) sırasında Doğu Kürdistan’a geçiyor ve Molla Mustafa Barzani görüştükten sonra Güney Kürdistan’da KDP’yi kurmak için geri dönüyor.
Hamza Abdullah Refiq Hilmi’nin başkanlığında kurulan HÎWA partisinin kuruluşuna katılan Kürd şahsiyetlerden biriydi. HÎWA’nın iç çelişkilerden sonra da dağılması ile birlikte RIZGARÎ ve ŞOREŞ grupları ortaya çıkmıştı. Hamza Abdullah Molla Mustafa Barzani’nin istemi üzerine Güney Kürdistan’a dönerek bu grupları birleştirerek “PARTİYA DEMOKRATA KURD”u kuruyor.
16 Ağustos 1946 tarihinde Hamza Abdullah’ın çabaları neticesinde Birinci Kongresi yapılarak “Kürd Demokrat Partisi” kuruldu. Molla Mustafa Barzani Partinin Başkanı ve Hamza Abdullah Sekreteri oluyor.
İbrahim Ahmed Demokratik Kürdistan Cumhuriyeti yıkıldıktan sonra 1947 yılında KDP’nin saflarına katılıyor.
Mamoste Hamza Abdullah komünizme inan bir Kürd şahsiyetiydi. Siyasal ve ideolojik düşüncelerinden dolayı Irak Komünist Partisine çok yakındı. İbrahim Ahmed KDP içinde daha çok “Ulusal Kanat” temsilciliğini yapıyordu.
1948 yılında Irak hükümeti Irak Komünist Partisine karşı geniş operasyon ve tutuklamalara girişti… KDP’de bu tutuklamalardan gereken payını aldı. Hamza Abdulllah dışında, İbrahim Ahmed dahil KDP merkezi yapısının esası ya tutuklanmış yada aranmalardan dolayı yurt dışına çıkmışlardı. İbrahim Ahmed iki yıla yakın hapiste kalıyor. 1950 ise Hamza Abdullah tutuklanıyor. KDP’nin merkezi yapılanması tümden tasfiye ediliyor.
Belli bir dönem sonra Hamza Abdullah serbest bırakılıyor ve Irak hükümeti tarafından Türkiye’ye teslim ediliyor. Hamza Abdullah bir yolunu bulup Türklerin elinden kaçarak Güney Kürdistan’a dönüyor ve illegal bir şekilde Musul’da kalmaya başlıyor. Hamza Abdullah Musul’da illegal kaldığı dönem meşhur “Şoreşa Barzan” adlı kitabı yazıyor. Hamza Abullah o dönemler Güney Kürdlerinin en renkli kalemlerden biriydi.
Bilindiği gibi KDP’nin ilk Kongresi olan 16 Ağustos 1946 tarihli Bağdat Kongresinde Hamza Abdullah partinin sekreteri seçilmişti.. 1951 yılında yine Bağdat’ta yapılan kongrede İbrahim Ahmed partinin sekreterliğine seçiliyor. İbrahim Ahmed o dönem yeni cezaevinden çıkmıştı. Hamza Abdullah bu kararı tanımadı ve partinin “İlerici Kanatını” kurdu.
1953 yılında Kerkük’te yapılan KDP’nin 3. Kongresinde İbrahim Ahmed Genel Sekreter olarak seçildi. Fakat, parti içinde Hamza Abdullah ‘ın başını çektiği “İlerici Kanat” ile İbrahim Ahmed’in başını çektiği “Ulusal Kanat” arasında çelişkiler devam etti.
1955 yılında Celal Talabani Rusya’da Mola Mustafa Barzani’ye ziyaret ediyor. Mola Mustafa Barzani Celal Talabani’ye iki kanat arasında bir ortak çözüm noktasının bulmasını öneriyor. KDP’nin iki kanattı arasında yapılan görüşmeler neticesinde ortak bir payda da birleşiyorlar. Partinin ismi ise “Partiya Demokrata Yekgirti a Kurdistan” olarak değiştiriyorlar.
1958 Temmuz ayında Irak’da Abdulkerim Kasım önderliğinde bir askeri darbe yapıldı. Bu askeri darbeden sonra Molla Mustafa Barzani Rusya’dan geri döndü. Hamza Abdullah ve diğer sol kadrolar partide ciddi bir güce sahiptiler. 1959 yılında Molla Mustafa Barzani İbrahim Ahmed ile değil, partinin “İleri kanatı”yla bir yapılanmaya gitti. Bu kadrolar, Hamza Abdullah, Salih Heyderi, Nuri Şawes( Roj Nuri Şawes’in babası), Xusrew Tofiq, Nejad Aziz Axa ve Hamid Osmandı.. Bu kadroların hepsi komünist ve Irak Komünist Partisi ile çok sıkı ilişkileri vardı. IKP’ de açık bir şekilde KDP’nin iç işlerine karışmaya başlamıştı. O dönemler IKP çok güçlüydü ve büyük bir prestije sahipti..
Molla Mustafa Barzani bu kadroyu KDP’yi IKP’nin bir şübesi haline getirmek istediklerinden dolayı partiden uzaklaştırdı.. Fakat, bu kadro alınan kararı tanımadılar.. Hamza Abdullah, Molla Mustafa Barzani’ye sert bir mektup yazıyor..
İbrahim Ahmed yeniden KDP’nin Sekreterliğine getiriliyor.
Bu mesele bir hayli uzun. Bir makalenin çerçevesinde anlatılacak bir olay değildir.. Heroxan’ın Vanlı dayısı ile Suleymaniyeli babası arasındaki ideolojik ve siyasal mücadeleleri Güney Kürdistan’ın siyasal çok renkliliğin bir parçasıydı..
Bu mücadele ailenin içine de yansımıştı. İbrahim Ahmed “Pênç demjimêr li gel Îbrahîm Ahmed” adlı eserinde “Benim ile Hamza arasındaki çelişkiler ailemizin içine kadar gelmiş ve eşlerimizi de kapsamıştı. Benim eşim Hamza’ın bacısının kızıydı ve beni destekliyordu. Hamza’nın eşi benim bacımdı, Hamza’yı destekliyordu” diyor.
Kürdistan Ulusal Kurtuluş Mücadelesine katılan kadroların ve emek verenlerin doğruları yanında bir çok yanlışları da olmuştur. Zaten hiç bir şey yapmayanların hiç bir hataları da olmaz. Kürdistan siyasal mücadelesinde yaşanan kavgaları sağlıklı bir zeminde değerlendirmek ve taşları yeri yerine oturtmak gerekiyor.. Bu konuda Kürd aydınlarının sırtına büyük görevler düşüyor.. Niçin Vanlı Hamza Abdullah unutulsun?
Acaba Heroxan, babasını mı yoksa dayısını mı destekliyor?